15 Haziran 2012 Cuma

Aceleci İspanyollar ile Sakin Hırvatlar

Gruplarda 2. maçların tamamlanmasına bir maç günü kala İspanya hala favori koltuğunda. Hırvatistan ise İtalya karşısında da kendi oyununu oynayarak benim sürpriz adayım görüntüsünü perçinledi.

İspanya'nın oyun yapısını en iyi etüt edecek oyuncu Xabi Alonso. Öyle ki sürekli dikine oynayan bir kulüp takımından topu ayaklarında tutup rakibi gına getirmeden kaleye gitmeyen bir milli takıma gidiyor. Bu yüzden Alonso sahada duracağı yeri seçme konusunda halı sahadaki göbekli amca kıvamında. Sadece pozisyon tutuyor. Bu pas oyunun Barcelona'ya göre daha sık kesilmesi ise Barcelona harici oyuncuların zaman zaman nefislerine hakim olamamaları sonucu : 2-0 galip iken kontra atağa çıkma arayışında seri bir hücum denemesi yapıp, oyunun temposunu gereksiz arttırınca top kaybı sayısı ister istemez artıyor. Xavi'nin maç boyunca önce Jordi Alba sonra da David Silva'yı tabiri caiz ise azarlaması bu gereksiz kayıpları yüzünden. Rakibin gardı düşünce hemen fark yakalamak arzusu başarıya açlık ile eş anlamlı. Barcelona tayfası başarı konusunda o kadar doygunlar ki onlar için 2-0 yada 3-0 çok fazla anlam ifade etmiyor. Bence Bosque'nin ilk maçta Torres'in yerine Fabregas'ı tercih etmesinin arkasındaki neden gereksiz kayıpları azaltmak olabilir. Çünkü Alba,Pique,Ramos,Arbeola savunması önde ve dengesiz yakalandıkları zaman tüm defoları sınırsızca ortaya çıkıyor.

Hırvatlar turnuvalarda yıldız yaratma konusunda iyiler. Prso'yu hatırlayın.

İtalya'nın beklentilerin üzerinde olduğu aşikar ama İspanya karşısında en etkili oyuncuları olan kanatların düzenli performans vermeleri için daha belirgin kanat denemeleri yapmaları gerekiyor. Maggio ve Giac ( tam ismi çok uzun ) hücum zamanlarını ayarlama konusunda Kaan Dobra, İ.Üzülmez'den biraz ders alsalar hiç fena olmaz. Her iki oyuncuda hazırlık pasları yapılırken rakip sahaya çıktıkları için beklerin kucağında oynamak zorunda kalıyorlar. Bu maçta olduğu gibi Srna ve Strinic hem süratli hem de pozisyon bilgisi anlamında dayanıklı olunca neredeyse hiç bir aksiyon yapamadan maçı tamamladılar. İkinci baharını yaşayan Pirlo ise takımın hale en değerli oyuncusu. Hırvatistan ise bireysel anlamda yenilmesi gerektiği rakibini oyun anlamında yenerek ne denli iyi bir takım olduğunu gösterdi. Turnuvanın en kötü savunma tandemine sahip olmalarına rağmen oyuna hükmederek rakibinin bu zaaflarını kullanmalarını engelliyorlar. Sol bekleri Strinic ise turnuva sonrası bol sıfırlı kontratlar ile transfer olacaktır.Hızı, savunmadaki pozisyon bilgisi ve ortalardaki isabet oranı onu turnuvanın parlayan yıldızları arasına şimdiden soktu. Takım arkadaşı gibi Mandzukic'de kariyerinin en büyük adımını atıyor. komple özellikleri ile Dzeko'yu andıran Hırvat forvet ingilizlerin gözdesi olacaktır.
İspanyolların favori olduklarının perçinlendiği, oyun anlamında doyurucu bir günü geride bıraktık.
Yarın görüşmek üzere..

Hiç yorum yok: