11 Haziran 2012 Pazartesi

6 + 4 + 0 (gerçek sıfır) & Hakem Faciası (yeniden)

3.gün geride kalırken gördük ki takımların kaybedecek şeyleri çoğaldıkça maçların heyecan dozajlarında doğru orantılı bir düşüş oluyor. İtalya - İspanya maçı son yarım saati dışında, Hırvatistan - İrlanda maçının gerisinde kaldı.
Son yıllarda forvet oyuncularının oyuncu kaliteleri arttıkça ortaya değişik formasyonlar çıkmaya başladı. 4 + 6 + 0 bunlardan en güncel ve verimli olanı. Ama bu, diziliş bakımından forvetsiz sistemde bile en az bir bitiricilik ve koşu özellikleri ile forvet olarak adlandırılabilecek bir oyuncu kullanılırdı. Del Bosque ise Fabregas'ın Barcelona'da 3-1-3-3 performansından etkilenmiş olacak ki bu düzeyde belki de tarihte ilk kez santraforsuz oynattı takımını. Pas organizasyonları yine üst düzeydeydi ama ilk yarıda kale ağzında bir çok pozisyondan yararlanamayınca planları tam olarak işlemedi. İtalyanlar iyice geriye yaslandılar, öyle ki ceza saha önündeki İspanyol verkaçlarında araya vücutlarını koyabilir haldeydiler. Bu geri çekiliş sonucu, İspanyol orta sahası rakip ceza sahası çevresine kadar baskıyı arttırdı, fakat öbür yandan Ramos - Pique ikilisi takımın mesafesini kısaltamayınca Pirlo tek bir pasla neredeyse 4-5 ispanyolu oyundan düşürebildi. Bu ikilem ilk yarıda italyanların yakaladığı kontra atakların altyapısını oluşturdu. İkinci yarı ispanyolların orta sahada dikine pas sayıları artınca hem pozisyon hem de oyun hakimiyetleri arttı. İtalyanların gol bulması bile maçın kaderini etkilemedi. İlk yarı forvetsiz oynadığı için eleştirilen Del Bosque maç sonu röportajında " ne yapalım, Torres zaten atamıyor. " dese haklı. Torres yine atamadıkları ile güne damga vurdu ve son şampiyonu 3 puandan etti. İtalyanların nispeten etkileyici kontra atak performansı ispanyol presinin sonucu olarak yanıltıcı olabilir. Bu oyun yapısı ile Hırvatistan & İrlanda karşısında pozisyon sıkıntısı çekecekleri aşikar.

Fabregas, İtalyan oyuncular ile ikili mücadele (etten duvar)

Oyun 1-1 iken önce assist yapmak sonra kendi kalesine gol atmak sureti ile maçı kaybeden bir takım hakkında teknik - taktik yorum yapmak hata olur. Bir de üzerine felaket hakem performanslarından biri eklenince skor kaçınılmaz oldu. İkinci yarıda Keane'e yapılan %200 lük penaltıyı görmesine rağmen çalamayan Sloven Hollandalı Kuipers sayfalardaki yerini aldı. Öbür yandan ise İrlanda beklentilerin aksine daha hücumcu bir kadro ile sahaya çıkınca Hırvatların pozisyon bulmaları görece kolaylaştı. Burada Slaven Bilic'i kutlamak gerekli; Hırvat taktisyen Olic sonrası takıma otomatik olarak bir orta saha yerleştirmek yerine sistemini bozmadı ve Jelavic ile oynayabildi. Perisic'in yüksek , Modric'in düşük performansı Hırvatların turnuva şansları açısından hayati öneme sahip.
Gruplardaki tüm takımları yarın itibari ile izlemiş olacağız. Ama bugüne kadar her ne kadar kazanamasa da ispanya en büyük favori gözüküyor. İtalyanlar ise sanıldığından bir adım önde.
Yarın görüşmek üzere..

Hiç yorum yok: