7 Şubat 2011 Pazartesi

Torres, Dalglish ve Liverpool kazandı...


Parayla saadet olmaz diye boşuna söylenmemiş. Torres'inki de o hesap. Daha yolun başı ne yaptın diyebilirsiniz ama ben sadakate inanan bir insanım. Liverpool'a geldiğinde Atletico Madrid taraftarı tepki gösterdi. Seni biz yetiştirdik, daha bize vereceğin çok şey varken gittin diye. Sonra Liverpool'a geldi. İlk sezonunda müthiş bir performans gösterdi. Kırmızılar bir şey kazanamadı ama Torres kalitesini ispat etmişti. Ya sonraki sezonlarda ne yaptı? Koca bir hiç. Tamam Liverpool'da da sorunlar vardı ama son 2 sezonda ortaya hiçbir şey koymadı. Klasik olacak ama aldığı paranın karşılığını vermeden daha büyük hedefleri öne sürüp Chelsea'ye transfer oldu. Sanki Liverpool'dan yetişmişte daha büyük bir kulübe gider gibi. Orada söylediği hedeflere ulaşabilecek mi, yine soru işareti.

Takımının ona en çok ihtiyacı duyduğu dönemde bıraktı gitti Torres. Diyeceksiniz ki adam profesyonel, istediğini yapar. Peki ya Gerrard. Dünyanın en komplike orta saha oyuncusu birçok kez gidebilecekken terk etmedi kulübünü. Chelsea istedi, Real Madrid istedi gitmedi. Şampiyonlar Ligi de kazandı, Uefa'da da oynadı ama terk etmedi. Yine diyebilirsiniz, o zaten İngiliz, terk etse kulübü çok büyük tepki alırdı. Torres bunu zaten yaptı. Yetiştiği yeri çok kolayca terk ederek. Sonra onu vitrine çıkartan kulübü de bıraktı. Şimdi yeni kulübünde. İlk maçında tokadı bastı eski takım arkadaşları. 66'da oyundan çıktı Torres. Zaten Ancelotti'nin Anelka-Drogba-Torres 3'lüsüyle çıkmasını da anlamış değilim ya neyse. O kadar para verdik, oynasın mantığı mı?

Liverpool 1-0 kazandı sonuna kadar hak ederek. Sezon başından bu yana en iyi futbollarını oynadılar. Chelsea'ye hemen hiç pozisyon vermediler. Kenny Dalglish'le ilgili soru işaretlerim vardı açıkçası. Uzun yıllar takım çalıştırmaktan uzak olmak onun yeteneklerini etkilemiş midir diye. Ama son maçlar gösterdi ki Kurt teknik adam için bisiklete binmek gibiymiş. Kadro kalitesi olarak rakibinin yarısı olan Liverpool, gitti Stamford Bridge'te havalı Chelsea'yi çok kolay devirdi geldi. Şimdi Liverpool yönetiminin çok akıllıca davranması lazım. Bence Dalglishle hemen uzun vadeli bir anlaşma yapılmalı ve sabredilmeli. Houlier'e, Benitez'e çok uzun yıllar sabredildi, ne oldu. Biri Uefa, biri Şampiyonlar Ligini kazandı. Ama gelecek için bir takım oluşturamadılar. Özlemle beklenen lig şampiyonluğunu kazanamadılar. Roy Hodgson'dan böyle bir beklentim vardı ama o da büyük takım olgusunu kaldıramadı. Şimdi sıra Dalglish'te. Liverpool'un kaybedecek bir şeyi yok. Zaten yıllardır şampiyonluğa hasretler. Aceleye gerek yok yani. Her sene 1-2 takviyeyle özlenen takımı yaratabilir kurt menajer. Sadece biraz sabır lazım, zaman lazım.

Not:Pankartta yazan hemen hemen şu anlama gelmektedir: Hainler daima yalnız yürüyecektir.

1 yorum:

Era dedi ki...

Lutfen onaylamayin..

Liverpool'un "never walk alone!" sloganini bilmeyen ve hatta hic ingilizce bilmeyen olabilir, onun icin 2 inci resmin altina isterseniz ufak bir bilgilendirme yazin, yada en altta ekleyin.

DN : 2inci fotograf harika..